Konya Gezi Notları

Yüz ölçümü olarak Türkiye'nin en büyük şehri olan Konya Mevlana’nın şehri olması nedeniyle ve tarihsel önemiyle mutlaka görülmesi gereken şehirlerden birisi. Ayrıca ben üniversiteyi Konya’da okuduğum için biriktirdiğim anılarla güzelleşen bu şehrin ayrı bir yeri var benim için. Dolayısıyla biraz torpil geçeceğim Konya’ya.

Hadi bakalım başlayalım upuzun dolu dolu bir Konya turuna.

Pisa Gezi Notları

Floransa’ya kadar gelince Pisa’ya gitmek lazım tabiî ki. Pisa İtalya'nın Toskana bölgesinde yer alan bir şehir. Pisa şehrinde Pisa Kulesi’nin bulunduğu meydan UNESCO Dünya Mirasları listesinde yer alıyor. Ayrıca çocukluktan beri yurt dışı deyince aklımıza ilk gelen simgelerden birisi Pisa Kulesi. O halde şehre yarım gün ayırmamak ayıp olur. NOT: Biz kendisini Pizza Kulesi olarak bilirdik ya neyse. 

Floransa Gezi Notları

İtalya’nın Toskana bölgesinin başkenti olan Floransa Arno Nehri etrafına kurulmuş bir şehir. Tarihi yapıların eşsiz mimarisi, Arno Nehri’nin muhteşem manzarası, güzel sokaklarıyla Floransa geleni kendine hayran bırakıp bir daha gelmeye teşvik edecek kadar cazibeli.

Verona Gezi Notları

Venedik'e gelmişseniz Verona'ya günübirlik bir gezi mutlaka planlamalısınız. Romeo ve Juliet'in ölümsüz aşkının öyküleştiği Verona tarihi yapılarıyla UNESCO Dünya Mirasları Listesi'nde yerini almış.

Hakkımda

Merhaba,

Ben gezmeyi keşfetmeyi çok seven bir doktor anneyim. Eşim İhsan ile yıllar önce başladığımız seyahatlerimize oğlumuz Ali Kaan'ın katılımı ile birlikte devam ettik. Bu seyahatlere dair notları bu blogta toplamak istedim.

Bu blogtaki paylaşımların bizimle aynı gezi rotasından ilerlemek isteyen  herkese faydalı olması dileklerimle.

İyi seyahatler...

Venedik ve Murano Adası Gezi Notları

Venedik aşk deyince aklımıza ilk gelen şehirdir. Birbirinden kanallar ile ayrılmış ve köprülerle bağlanmış 118 ada üzerine kurulan Venedik muhteşem ambiyansı ile Avrupa'nın en romantik şehirlerinden birisi olma ünvanını elinde bulundurmaktadır.

İletişim

İsim

E-Posta *
Mesaj *

Roma Gezi Notları

Yurt dışına gitmeyi planlandığınızda şüphesiz ilk akla gelen şehirlerden birisi Roma’dır. Roma hem İtalya'nın, hem de aşkın, romantizmin, sanatın, tarihin ve lezzetli mutfakların başkentidir. 

Biz Roma'yı ağustos ayında ziyaret ettiğimiz için Akdeniz ikliminin etkisiyle oldukça sıcaktı. Bir de yaz aylarının turist trafiği üzerine eklenince değmeyin keyfimize :) Bana sorarsanız imkanınız varsa bahar veya sonbahar aylarında gelmeyi tercih edin.

Figueres Dali Müzesi Notları

Barselona'ya kadar gelmişken Figueres'te yer alan Dali müzesine mutlaka gidilmeli. Figueres Girona şehrine bağlı küçük bir kasaba ve ünlü sürrealist sanatçı Salvador Dali’nin doğduğu yer. Dali müzesi eskiden tiyatro olarak kullanılıyormuş, daha sonra belediye tarafından Dali’ye verilen bina Dali tarafından müze haline getirilmiş. Barselona’dan trenle Figueres’e geldikten sonra kısa bir yürüyüşle müzeye ulaşabilirsiniz. 

Barselona Gezi Notları

Avrupa’da gezdiğim şehirler arasında ilk 3’te yerini almış bir şehir Barselona. İspanya’nın ikinci büyük kenti olmakla beraber, İspanyol olarak bilinmekten nefret edip Katalan olduklarını ve dillerinin Katalanca olduğunu ısrarla vurgulayan bir halk yaşıyor Barselona’da.

Barselona’ya daha gelmeden şehirde çok sayıda hırsızlık vakasının yaşandığı konusunda aldığım uyarılar sonucunda ilk gün biraz tedirginlik yaşasam da, 3 gün boyunca çantama koala gibi yapışarak herhangi bir hırsızlık olayı yaşamadan Barselona’dan ayrıldım.

Toledo Gezi Notları

UNESCO Dünya Kültür Mirası listesine giren Toledo Madrid'in 80 km uzağında bir ortaçağ şehri. Dolayısıyla Madrid'e gelmişseniz bu şehre uğramadan kesinlikle dönmemelisiniz. Madrid Atocha tren istasyonundan kalkan Renfe treni ile Toledo’ya yaklaşık yarım saat içerisinde ulaşırsınız.

Madrid Gezi Notları

Bir ağustos ayında Madrid’e yolculuğa çıktık. İstanbul’dan Madrid Barajas Havaalanına yaklaşık 3 saat 50 dakika sürede ulaştık. Aslında Madrid’e gitmek için en ideal zaman ilkbahar ve sonbahar ayları. Ancak Madrid’i yazın keşfe çıkmak isteyenler için sıcak hava kesinlikle engel değil.  

Madrid’in ilk gezdiğim yurt dışı şehri olması münasebetiyle özel bir yeri var benim için. İlk gördüğümde Ankara’ya benzettiğim doğrudur.  Ancak şehri keşfettikçe hiç benzemediğini sizde göreceksiniz.