Yurt dışına gitmeyi planlandığınızda şüphesiz ilk akla gelen
şehirlerden birisi Roma’dır. Roma hem İtalya'nın, hem de aşkın, romantizmin,
sanatın, tarihin ve lezzetli mutfakların başkentidir.
Konaklama
Biz Radisson Blue Es Otel’de konaklamayı tercih ettik. Otel Roma Termini Tren İstasyonu'nun karşısında çok güzel bir oteldi, tavsiye ederim.
Ne yiyelim?
Roma'da kaldığınız süre içinde pizza ve makarna çeşitlerine
doyacağınız kesin. Bir öğle yemeğinizi Vedat Milor'un tavsiye ettiği bir pizzacı olan Pizzarium'da yiyebilirsiniz. Pizzaları gerçekten çok lezzetli. Bir akşam da yine Vedat Milor'un tavsiye ettiği Felice
a Testaccio isimli restorana giderek kuzu
kaburga, patates ve Cacio e Pepe isimli peynirli spagetti çeşidini
tatmalısınız. Kuzu kaburga bir harika. Sabahtan restorana rezervasyon yaptırmayı unutmayın! Roma ayrıca dondurmaları (gelato) ile de meşhur. Dondurma
yemeden Roma'dan dönmemelisiniz.
Nereleri
gezelim?
Vittorio
Emanuele Anıtı
İtalya
Kralı Vittorio Emanuele için yapılmış
olan anıt saf mermerden yapılmış, ancak Romalıların bu anıtı beğenmediği ve
düğün pastasına benzettikleri biliniyor.
Colosseum (Kolezyum)
M.S
80 yılında yapımı tamamlanan ve gladyatör dövüşlerinin yapıldığı dünyanın en büyük amfi tiyatrosu olan Kolezyum Roma
imparatorluğu’nun sembolü. Roma mimarisinin önemli yapılarından birisi olan Kolezyum'un
içine girdiğinizde büyük oranda yıkılmış olduğunu olduğunu görüyorsunuz.
Kolezyumun birinci katında
gladyatörlerin dövüştüğü hayvanlara ait kemikler ve kolezyumun eski haline
ait resimler yer alıyor.
Kolezyumdan çıktıktan sonra etrafında yer alan antik Roma'nın
şehir merkezi olan Roma Forumunu ve Arch of
Constantine'i (Konstantin kemeri) gezebilirsiniz.
Pantheon
Pantheon
antik Roma dönemine ait bir tapınak ve gerçekten çok iyi korunmuş bir yapı.
Kubbe kısmında yer alan büyük bir delik içeriye ışık girmesini sağlıyor ve bu tapınağın içine harika bir görüntü veriyor.
Vatikan
Vatikan
Hıristiyanlık dininin Katolik mezhebinin yönetim merkezi olan dünyanın en küçük
devleti. Vatikan Roma şehrinde yer alsa da yüksek duvarlarla Roma’dan sınırları
ayrılmış bir devlet olarak kabul ediliyor ve Papa tarafından yönetiliyor.
Vatikan
içerisinde yer alan Basilica di San
Pietro (Aziz Petrus Bazilikası, San Pietro Bazilikası)
ve Piazza di San Pietro
(Aziz Petrus Meydanı), Sistina Şapeli ve Vatikan müzeleri gerçekten görmeye değer yerler. Burada saatler
geçireceğiniz için sabah erken saatlerde gelmeyi tercih edin. Vatikan’da sizi oldukça
uzun bir kuyruk bekliyor olacak. Ayrıca bir hatırlatma giderken kıyafetlerinizin kapalı olmasına özen gösterin, şort ve kolsuz
kıyafetlerle içeri giriş yasak.
Aziz Petrus Bazilikası- Aziz Petrus Meydanı |
Dünyanın en büyük kiliselerinden birisi olan Aziz Petrus Bazilikası dışarıdan bakıldığında son derece görkemli bir yapı. İçini görünce daha da büyüleneceksiniz.
Aziz
Petrus Bazilikası’nda yer alan en önemli eserlerden birisi Michelangelo’nun Pieta
isimli eseri. Heykelde Hz. Meryem’in çarmıha gerilip ölmüş olan Hz. İsa’yı
kucaklayıp acı çektiği tasvir edilmiş.
Pieta |
Bazilikada ayrıca Baldaken
isimli 20 metrelik bronz bir yapı yer alıyor. Bu yapının altında ilk papa Aziz Petrus’un
mezarı var.
Baldaken |
Bazilikadan birkaç kare
Aziz Petrus Bazilikası'nı gezdikten sonra sıra Vatikan Müzelerinde. Vatikan
Müzeleri dünyanın en önemli müzelerinden birisi ve içerisinde Michelangelo,
Rafaello gibi ünlü sanatçıların eserleri yer alıyor.
Müzede gezerken yol boyunca gözünüzü tavanlardan alamıyorsunuz. Tavanlardaki motifler gerçekten muhteşem.
Vatikan
Müzesi gezisinin sonunda Sistina Şapel’ine ulaşıyorsunuz. Michelangelo’nun da imzasının olduğu şapelde fotoğraf
çekmek yasak. Ben yasağı delip güzel bir poz yakalamaya çalıştımsa da başarılı
olamadım. O yüzden görsel google’dan. Dikkat tavanın güzelliğine bakmaktan boynunuz ağrıyabilir.
Müzenin
çıkışında ise İtalyan mimar Giuseppe Momo eseri olan spiral merdivenleri görüyorsunuz
ve bu merdiven gerçekten fotoğraflamaya değer.
Fontana
di Trevi (Aşk Çeşmesi)
Bu
kadar tarih ve sanat yeter biraz da aşk diyorsanız doğru aşk çeşmesine. Çeşme aslında
çoğumuzun Roma’ya gitmesinin ana sebebi. Sırtınızı çeşmeye dönüp sağ elle sol
omuz üzerinden 1 para atılırsa tekrar Roma’ya dönüleceği, 2 kez para atılırsa
Roma’da aşık olunacağı, 3 kez para atarsa da evlenileceği şeklinde bir söylenti
var. Parayı daha fazla arttırırsan ne olacağına dair bir veri yok. Siz yine de
fazla coşmayın :)
Aşk
çeşmesinin görüntüsü gerçekten bir harika, karşısına oturun ve çeşmenin sesi
eşliğinde dinlenin. Para atmadan da dönmeyin, ne olur ne olmaz belki tutar :)
İspanyol Merdivenleri
Piazza di Spagna’da yer alan İspanyol
merdivenleri oldukça kalabalık ve turistik bir yer. Merdivenlerin sonunda
Trinita Dei Monti Kilisesi var. Merdivenlerin alt kısmında ise Barcaccia
çeşmesi yer almakta. Burası gece gündüz insan dolu, siz de
yüksek bir basamağa oturarak aşağıdaki kalabalığı izleyerek keyif
yapabilirsiniz.
Piazza
Navona
Oldukça
canlı ve kalabalık bir meydan olan Piazza Navona’da bir şeyler atıştırabileceğiniz
kafeler yer almakta. Meydandaki çeşmeler de oldukça güzel. Sokak sanatçılarını izleyerek keyifli vakit geçirebilirsiniz.
Roma yurt dışı gezisi denince ilk akla
gelen şehir olmayı gerçekten hak ediyor. Sizce de öyle değil mi? O zaman sizde
gelin ve Fontana di Trevi'ye bir tane para atarak ikinci kez gelme şansını
yakalayın :)
Sonraki yazılarım için beni İnstagram'da takip edebilirsiniz.
Sonraki yazılarım için beni İnstagram'da takip edebilirsiniz.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder